Daha sonra da yazarın İtalyanca Aşk Başkadır isimli romanını okudum. Benim gibi bazı kitapları onlarca senede bitiremeyen biri için neredeyse ışık hızıyla bitti diyebilirim. Ama neyse ki, damakta bıraktığı tad ışık hızıyla bitecek gibi değil. Leylak Zamanı gibi bir kurgusu var. 8 kişinin değişik sebeplerle gittiği İtalyanca kursu çerçevesinde yaşadıkları, paylaşımları, öncelikleri, etkileşimleri konu ediliyor. Yine sıcacık hikayeler.
Her iki romanda da hiç "yabancı" duygusu almıyorsunuz. Sanki konu komşunuz, arkadaşlarınızdan biri, bir tanıdığınız gibi duruyor karakterler. Hepsi değilse bile, bazıları pek bir tanıdık geliyor insana. Şimdi yazarın diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum.


