6 Nisan 2011 Çarşamba

NELER YAPMIYORUM NELER (!)


  • Bu aralar pek bir şeye el atasım yok. Ayda bir yaptığımız arkadaş gezeklerine giderken, 2-3 belki de 4 sene önce başlayıp bitiremediğim merserize buluzu götürüyorum. İki üç sıra dolanıp eve geri dönüyorum. Akraba günümde bile, artık epeydir elimde iş görmediklerinden, ne yaptığımı soran olmuyor.

  • Kırkyama yatak örtümün çok az bir kısmı kaldı, her an başlayıp bitirebilirim, an meselesi yani. Ama yapmıyorum.

  • Çok güzel fitilli kadife gri kumaşım var, bahara spor bir ceket dikecektim, dikmiyorum.

  • Geçen sene bir çanta örmüştüm, çok beğenmeme rağmen benim otantik bir havam olmadığına karar verip, astarlayıp, deri sap takıp daha uygun birilerine hediye etmeyi düşünmüştüm. Bir türlü oturup bitirmiyorum

  • Geçen sene başlayıp bir heves ilerleyip son iki sırasında takılıp kaldığım "hanım dilendi, bey beğendi" bahtaniyemin, yukarıda da bahsi geçen son iki sırasını bitirmiyorum. Farkındaysanız bir soğumuşum, resmi yazı dilindeki "bahsi geçen" ifadesini yazmakta sakınca görmüyorum.

  • Ve yine fark ettiyseniz ifadelerim YAPAMIYORUM, EDEMİYORUM, ZAMANIM YOK, BAŞIM AĞRIDI, ELEKTRİK SÖNDÜ, YANA YATTI, ÇAMURA BATTI gibi ifadeler değil. Bilinçli, kendinden emin, pişmanlık duymayan, "bugün olsa yine yaparım" türünden anlatımlar. Canım istemiyor sadece. İlham perimi kaybettim... Hükümsüz diyemeyeceğim, hükmü büyük. Bakalım şu yağmurlar azalsın, güneş daha çok görünsün, bloglar tıkır tıkır işlesin... Belki ilham vermeye hüküm giymiş perim çıkıp geliverir:) Hepinize mutlu sevinçli günler diliyorum..