14 Temmuz 2011 Perşembe

BİR YUDUM SERİNLİK

Dolapta kalmış 3-4 ekşi elmayı soyup minik dilimlere parçaladım. Şeker ve su ilavesiyle tencerede kaynatım. İnmeden 4-5 dakika önce 1 limonu sıktım ve kabuklarını kaynayan tencereye rendeledim. 3 tane karanfil atıp kaynatmaya devam ettim. 4-5 dakika sonra da altını kapatıp soğuttum.




Dün tadına bakmamıştım. Bugün meyvelerini blendırdan geçirdim. Şekerini bilerek biraz fazla katmıştım. Bardağın yarısına kadar konsantre meyve suyumdan koydum. Üzerini suyla tamamladım ve buz parçaları ile doldurdum. İş dönüşü muhteşem oldu. Belki limonunu biraz daha fazla koyabilirmişim.






Aşağıdaki görüntüler blendırsız hali. Özellikle yazın meyve sularımı kendim yapmaya gayret ediyorum. Kullandığım en zararlı şey şeker. Meyvenin en güzelini kullanıyorum, en katkısız ve temiz meyve suyunu elde ediyorum. İçim rahat oluyor. Tabi benim de nefsime yenildiğim anlar çoktur, kola konusunda. Ama en iyisi ev yapımı yiyecek içecekler.









Az sonra da vakt-i zamanında okuyamadıklarımdan güzel bir romanı okumaya devam edeceğim: Bugün'ün Saraylısı. Yazarı Refik Halit Karay. Daha çok başlardayım. Dönem filmlerini, kitaplarını, dizilerini seviyorum ya, beğeniyle okuyorum şimdilik. Sonra bir kaç eleştirim olacak gibi, haddimi aşmadan. Sanırım dil sadeleştirilirken bir takım hatalar yapılıyor. Refik Usta'nın değil, sonraki basımlarda, dili günümüz Türkçesine uyarlayanların bazı hataları olduğunu zannediyorum. Ama içerik çok güzel elbette. Ne sözümüz olabilir büyük ustaya?

1 yorum:

  1. Limonata hariç, kendi içecegimi hiç yapmamıştım. Güzel görünüyor ve saglıklı, en azından içinde ne oldugunu biliyoruz. Denicem bunu, tskler :)

    YanıtlaSil