23 Eylül 2015 Çarşamba

KURBAN BAYRAMIMIZ HEPİMİZE KUTLU OLSUN.

Güzel ülkemiz çok zor zamanlardan geçiyor. Gerçi kendimi bildim bileli bu memleketin hiç "laylaylom" zamanları olmamıştır. Milli birlik ve beraberliğimiz için, toprak altında galerilerde madencilerimiz için, sınırda askerlerimiz için, fay hatlarının üzerinde yaşamak zorunda olan büyük kitleler için, eğitim öğretim sistemimiz için, adalet sistemimiz için, doğa ve ekoloji için, laikliğimiz için... biteviye kaygı içinde yaşıyoruz. Sürekli tetikte olmak çok yorucu. Milletçe yorulduk. 
Haftalardır şehitlerimiz için, içimiz kan ağladı. Elbette hayat devam ediyor, hiç bir şey yerinden kalmıyor ama bir kekremsi tad var damaklarda. Bende durum farklı değildi. Bu yüzden biten bu battaniyemi de daha başka yaptıklarımı da paylaşamadım sizlerle. İçimden gelmedi. 
Bu dönemde nasıl sıkı bir küfürbaz olduğumu öğrendim. Küfretmek bir zayıflık göstergesidir, biliyorsunuz. Kendimi dibine kadar zayıf ve çaresiz hissettim günler boyunca. Üstüne bir de ailecek sağlık problemleri eklenince, yapabildiğim tek şey biraz daha radikalleşip sosyal medyada coşmak oldu. Allah hepimizi, çoluk çocuğumuzu korusun kollasın. Onlara nasıl bir memleket bırakıyoruz diye üzülüyorum. Haini, kalleşi, hırsızı, yolsuzu, uğursuzu... Allah hepsini doğru yola çevirsin.  
Nasıl bir coğrafya burası? Milletin komşusu İsveç, Norveç, Danimarka; bizimkiler İran, Irak, Suriye, Rusya... Bulgaristan da etmediğini bırakmadı zamanında. En iyisi Yunanistan, o da Avrupa'nın torpilli şımarık, küstah, hem oyunu bozan, hem topu patlatan çocuğu. Apartman dairesi olsa bu topraklar; paran yoksa bile kredi çeker, değil apartmanı, mahalleyi değiştirir gidersin. Bu kabarık apartman aidatlarını da bundan sonra kendileri ödesinler dersin. Ama koca bir memleket. Bırakılır gidilir mi? Nereye gideriz? Al Suriyeliler: Her şekilde başımıza dert bu insanlar. Hükümetin Suriyeliler politikasını fazla romantik buluyorum. Çünkü yeri geliyor, kendi insanımız bu hümanizmi görmüyor. Ama tvde ölen çocukları, batan botları görünce insanın içi acıyor.  
Geçenlerde hayvan davranışlarının insanlardaki yansımalarıyla ilgili bir belgesel izledim. Hayvanlar hissettikleri her türlü tehdide karşı bir araya toplanıyorlar. Onlar bunu ilkel içgüdüleriyle biliyorlar da biz bir araya gelmek için neyi bekliyoruz? Üzerimizdeki tehdidi hissedemiyor muyuz? Önce halklara, sonra soylara, en son mahallelere kadar bölünüp unufak olmayı ve emperyalist güçlerin oyuncağı olmayı mı bekliyoruz? 
Birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Atatürk'ün Türkiye'si özgür, demokratik, laik, birbirine saygılı, güçlü bir ülke olarak kalmalıdır. 
Hepimizin Kurban Bayramımız kutlu olsun, hayırlı ve uğurlu olsun inşallah.

4 yorum:

  1. El kol öylesine bağlı ki içimizde fırtınalar koparken dışarıda hayata devam edebiliyoruz her zamanki gibi. Çünkü yapılabilecek tek şeyi de yapmamıza imkan yok. Ordu da elden gitti zaten.
    Suriyeliler canımız ciğerimiz bizim sanki gidelim diyeni bile göndermiyorlar sınırdan. Ama burdakilerin hepsi savaş çıksa Türklere silah doğrulturuz diyorlar. Yapmadıkları pislik yok. Emekliden her ay onlar için metazori kesilen paralar, toplanan yardımlar bilmemneler... Bu ülkenin yok muydu yoksulu, ihtiyaç sahibi. Yetmiyor muydu işsizlik oranlarının yüksekliği.
    Ha bu arada padişahın keyfi için şehit verilmiş, vatan diye bir şey kalmamış, Türklük kavramı da akan kanlarla beraber toprak altına gömülmüş kimin umurunda.
    Kaçınılmaz olarak kendi başlarını yiyecekleri günü bekliyorum artık.
    Sonrasına bakıcaz artık, elde ne kalmış diye :(
    Bir bayramda her şey değişse, bu bayram hayırlar uğurlar getirse keşke.
    Keşke çıksa bir kurtarıcı yine, bir araya getirse bizi yeniden...Ama ancak 100 yılda bir dünyaya gelen o liderlerden birinin daha bizim topraklarımızda doğacağına inanmak hayal olur sanırım :(
    Battaniye de muhteşem olmuş bu arada.

    YanıtlaSil
  2. Aynen,sonuna kadar katılıyorum.Ben de sosyal medyada coşanlardanım.Ama hayatı normal akışına çekmemiz lazım,bize yapılan algı yönetiminden korunabilmek için mış gibi yapıyorum ben de.Yoksa dediğin gibi yayın mayın yapmak benim de içimden gelmiyor.

    YanıtlaSil
  3. Vatanımız türlü tehlike altında iken gelecek neslimiz için üzülüyorum.Sağduyu adı altında ayrıca bastırılan bir toplum olduk. Hepimiz son Sabra geldik.
    Suriyelilere, her türlü teröre bu kadar müsamma gösteren bir siyasi yönetim dünyanın hiç bir ülkesinde yok .
    Çoğu zaman gerçekten çaresiz hissediyorum kendimi ,ülkem adına büyük kaygılar duyuyorum.Yapabildiğim tek şey bazen sosyal medyada bir haykırış oluyor.En azından safımı belli etmiş oluyorum.Sonuna kadar Atatürk ilkelerine bağlı bir milliyetçi olduğumu yazıyorum.Ve hiç bir zaman vatanımı terketmem.
    Bireysel olarak yapabildiğim diğer şey dua.
    Bayramın kutlu olsun canım.

    YanıtlaSil
  4. Nurtenciğim yazdıklarına sonuna kadar katılıyorum,komşularımızla ilgili kısmına ise bayıldım....Bu güzel rengarenk motifleri örmek sana iyi geliyordur eminim,yoksa dayanılacak gibi değil..Battaniye çok güzel olmuş,ellerine sağlık canım :)

    YanıtlaSil